24 Haziran 2009 Çarşamba

çoçuktan al haberi

yaratmak için El Gallardo (1) deye çağırıyordu.
Đste böyle, Juan Gallardo, o gün de, boğa güresine gitme vaktini heyecanla beklerken
gelip geçenleri merakla seyrederek avunuyordu. Zaman ne de yavas geçiyordu! Bu bekleyis
sırasında ruhunun derinliklerinde kendine olan güvenini azaltan birtakım korkular
duyuyordu. Bu durum mesleğinin en acı ânlarıydı. Boğa güresinden sonraki yorgunluğu
düsünerek, sokağa çıkmak istemiyor, dinlenmis, çevik kalmak istiyordu. Yemeğini çabuk
bitirmek için, o sırada kimseyle konusmaz, alana da siskin mideyle gitmemek için, az
yerdi.çoluk çoçuk seo yarışması
Yüzünü avuçlarının arasına almıs, masanın basında oturuyor, purosunun dumanı bulut gibi
dağılırken, kendisini ilgiyle seyreden kadınlara ara-sıra yüksekten bakıyordu. Bu
bakısların iltifat dolu olduğunu anlayarak gururlanıyordu. Kendisini sık, yakısıklı
buluyorlardı. Bu durum karsısında, her erkeğin bir topluluk önünde elinde olmadan
takındığı emin tavırla, purosunun külü elbisesinin üzerine düsünce, tırnağıyla bir fiske
vurdu; parmağını hemen bütünüyle kaplayan yüzünü düzeltti. Büyük elmas taslı bu yüzükten
fıskıran renk renk ısıklar bir aylayı andırıyordu.haber helen işte.
Memnun bakıslarla kendi kendini süzüyor, üzerindeki sık kısa cekete, bitisikteki
iskemlenin üzerinde duran kaskete, yeleğinin üst iki cebinin arasından geçen altın ince
zincire, esmer yüzünü aydınlatan boyunbağmdaki inciye, Rus derisinden yapılmıs
ayakkaplarına, ayak bileğiyle pantolon paçalarının kenarından görünen islemeli ipek
çoraplarına hayranlıkla bakıyordu. Sakaklarına nesmedya doğru düzlediği parlak dalgalı kapkara
saçlarıyla elbiselerinden bir Đngiliz lavantaçiçeği kokusu yayılıyordu.video
Böylece kendisine merakla bakan kadınların önünde rahatça kuruluyordu. Tam bir boğa
güresçisi sayılırdı. Kadınların hosuna giden daha efendi birini bulmak kolay değildi...
Yalnız, çok geçmeden, eski düsünceleri aklını kurcalamaya basladı. Gözlerindeki canlı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder